Küresel pay piyasalarında, enflasyon ve büyüme odaklı endişelerle satış baskısı derinleştiği görülürken, yeni haftada Amerika Merkez Bankası Fed toplantı tutanakları ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası faiz kararın yanı sıra yoğun veri gündemi takip edilecek.
Geçen hafta Çin'de beklentilerin altında kalan veriler ve salgın tedbirleri, Amerika'da perakende şirketleri finansal sonuçların tüketici alım gücünün düştüğünü ortaya koyması ve Fed yetkilileri enflasyon düşene kadar faiz artırımlarına devam edeceğine dair açıklamaları, pay piyasalarına yön veren temel gelişmeler oldu.
Yüksek enflasyonist ortamda Fed'in agresif faiz artırımlarına devam etmesinin, ülke ekonomisini resesyona sürükleyeceği endişeleri pay piyasalarında satışların derinleşmesine neden olurken, yıl başından beri endekslerde yaşanan düşüşlerin yüzde 20'ye yaklaşması korkularını gündeme getirdi.
Fed'in hisse senetlerindeki düşüş karşısında bir tepki verip vermeyeceği tartışılmaya başlanırken, yeni haftada Fed Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) toplantı tutanakları ve Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Haruhiko Kuroda'nın açıklamaları yakından takip edilecek.
Yurt içinde perşembe günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu faiz kararı ile cuma günü kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in yapması beklenen kredi notu değerlendirmesi piyasaların odağında olacak.
Almanya ve Amerika'da birinci çeyrek büyüme ile dünya genelinde açıklanacak Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) başta olmak üzere makro ekonomik veri akışı yoğun olduğu haftada, 2 yıl aradan sonra İsviçre'nin Davos kasabasında başlayan Davos Zirvesi'nden gelecek haber akışı takip edilecek.
Cuma günü New York borsasında oynaklığın yüksek seyrettiği görülürken, S&P 500 endeksinde yıl başından beri yaşanan düşüş yüzde 20'yi buldu. Kapanışa yakın gelen alımlarla Dow Jones endeksi yüzde 0,03 ve S&P 500 endeksi yüzde 0,01 ile sınırlı yükseldi, Nasdaq endeksi yüzde 0,30 geriledi.
Endekslerin haftalık bazdaki kayıpları ortalama yüzde 3,3 düzeyinde gerçekleşti. Geçen hafta yüzde 3,01'den yüzde 2,79'a kadar gerileyen Amerika'nın 10 yıllık tahvil faizi, yeni haftanın açılışında yüzde 2,82 seviyesinde bulunuyor.
Peş peşe 6 haftalık yükseliş serisine son vererek geçen haftayı yüzde 1,4 düşüşle 103'ten tamamlayan dolar endeksi bugün 102,7 seviyesinde dengelendi.
Avrupa tarafında, geçen hafta açıklanan verilerin bölge genelinde enflasyonist baskıların sürdüğüne Avrupa Merkez Bankası yetkilileri ilk faiz artırımı için temmuz ayını göstermeye devam etti.
Faiz artırım boyutuna dair değerlendirmeler yakından takip edilirken, ECB Yönetim Kurulu Üyesi Klaas Knot yarım baz puanlık artırımını ilk dillendiren kişi oldu.
Cuma günü Çin Merkez Bankası faiz indirimi ile Avrupa tarafında risk iştahının canlı kaldığı gözlenirken, Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0,72, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,19 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,20 yükseldi. Haftalık bazda her üç endeksin ortalama yüzde 0,6 değer kaybetmesi dikkati çekti.
Dolar endeksindeki düşüş paralelinde avro/dolar paritesi de Ocak 2017 yılından beri gördüğü en düşük seviyeden yükselişe geçti ve 1,05 seviyesinde dengelendi. Dolar/İngiliz sterlini paritesi de 4 haftalık düşüşden sonra geçen hafta yüzde 1,8 arttı ve 1,25 seviyelerine yükseldi.
Asya borsalarında yeni haftanın temkinli başladığı görülürken, kapanışa yakın Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,4 geriledi, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,7 ve Hindistan'da Sensex endeksi yüzde 0,6 yükseldi.
Yurt içinde, geçen hafta cuma günü satıcılı bir seyir izlenen Borsa İstanbul BIST 100 endeksi yüzde 0,89 azalarak 2.372,35 puandan günü tamamladı. Endeks, haftalık bazda yüzde 1,94 değer kaybetti.
Dolar/TL, geçen hafta bir önceki hafta kapanışına göre yüzde 2,7 yükselerek 15,9035'ten kapanmasından sonra, yeni haftaya bankalararası piyasanın açılışında 15,9450'den başladı.
Analistler, resesyon kaygıları ile hisse senedi piyasalarında düşüşlerin devam edeceği beklentisinin yatırımcıları temkinli olmaya ittiğini belirterek, oynaklığın bir müddet daha gündemde kalabileceğini söyledi.
Bugün yurt içinde reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı ile TCMB'nin Piyasa Katılımcıları Anketi'nin, yurt dışında Almanya'da Ifo iş dünyası güven endeksi ve Amerika'da Chicago ulusal aktivite endeksinin izleneceğini aktaran analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.350 ve 2.290 seviyelerinin destek, 2.470 puanın direnç konumunda bulunduğunu bildirdi.
