Bursa İl Müftüsü İzani Turan sosyal medya hesabından Ebubekir Sofuoğlu'na destek veren bir paylaşım yaptı.

Son günlerin ‘en flaş’ konusu, Ebubekir Sofuoğlu’nun bir tv. kanalında söyledikleri...
Hocanın üslubu, ifade tarzı eleştirilebilir, ancak feryadına kulak tıkamak hissizliktir.


Hoca, üniversite yakınlarındaki apart dairelere  dikkat çekiyor. Son derece basit ve anlaşılır bir konu; çünkü, herkesin diline pelesenk olmuş bir gerçek.  Hepimiz de (en azından kendini duyarlı müslüman olarak tarif edenler) bundan muzdarip değil miyiz?

Bursa'da engelli çocuğun namazda ön safa alınması gündem oldu Bursa'da engelli çocuğun namazda ön safa alınması gündem oldu


Bir araya geldiğimizde: bu gidişat iyi değil, bir şeyler yapmalıyız, bu durumdan hepimiz mesulüz diyen bizler değil miyiz?


Anadolu’dan gelen garip gurabanın; saf, berrak, tertemiz, haya timsali gençlerin belli bir zaman sonra ne hale geldikleri bilinmeyen bir şey değil.


Halbuki aileleri bu gençler için ne hayaller kuruyor, ne çok fedakarlığa katlanıyor; yeterki kızım, oğlum okusun da; ben az yiyeyim, az giyineyim, az gezip, az uyuyayım...


Hoca da buna işaret ediyor. Yanlışa, yanlış diyor. Bataklığı haber veriyor, uçurumun tehlikesine dikkat çekiyor. Bundan kim, neden rahatsızlık duyar? İslami camia ne zamana kadar birilerinin gözüne bakmadan, illa da birileri memnun olsun beklentisiyle hareket edecek?  


Memnun etmek ne mümkün! هل من مزيد Daha fazlası, daha fazlası diyen, kendine benzetmeye çalışan bir cephe var. Tıpkı Avrupa birliğinin isteklerini Türkiye’ ye bir bir dayatması, bitmez, tükenmez talepleri  gibi.
Tıpkı Kerim Kıtabımızda حتي تتبع ملتهم buyurulduğu gibi, bir türlü hoşnut olunmayan; illa da bizim gibi olmalısınız üstenciliği gibi. Emriniz olur, ayaklarınıza da kapanıp;etmeyin, yapmayın diye yalvaralım mı?


Bu memlekette doğruları söyleyenin ne zaman başı dertten kurtulacak ve ne zamana kadar dövülmeye devam edecek?
Maşallah, Tacizler, tecavüzler unutuldu; varsa yoksa Ebubekir Sofuoğlu neden bunları dile getirdi?

Ne yapsaydı? hakikat karşısında kör, sağır, dilsiz mi olaydı; bizim gibi, sizin gibi...
 Zor dostum zor, “öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya.”