Vicdanımızın Sessiz Çığlığı
Toplumsal değerler kaybolurken, insan vicdanı hâlâ bir pusula olabilir.
Günümüz dünyasında hızla değişen yaşam, bize yalnızca kazanmayı, öne çıkmayı, fark edilmeyi öğretiyor. Peki ya vicdan? Peki ya etik değerler? Ne yazık ki çoğu zaman onları arka plana itiyoruz, sessizce yok olmalarına izin veriyoruz.
Komşusuna yardım eden bir el, doğruları savunan bir söz, hakkı gözeten bir davranış… Bunlar küçük gibi görünse de, toplumsal bağlarımızı güçlendiren görünmez iplerdir. Eğer her birey bu ipleri koparırsa toplumun ruhu çözülür, insanlar arasında güven ve saygı kaybolur.
Vicdanın sesi çoğu zaman duyulmaz. Ancak bir kişi, bir davranış, bir duruş tüm zinciri değiştirebilir. İnsanlık, en karanlık anlarında bile, doğruyu hatırlayan birkaç vicdan sayesinde
Bugün belki fark etmiyoruz, ama her etik seçim bir umut, her doğru davranış toplumsal bir yankı. Vicdanımızın sesini susturmamak, insanlığın en büyük erdemlerinden biridir.